Ankara, gerçek anlamda bir 'iş kenti'dir

TAKİP ET

Türkiye genç iş insanları derneği Ankara şube başkanı Zafer Yıldırım Ankara'nın inşaat ve gayrimenkul sektörü başta olmak üzere, normalleşme adımlarının Başkent ekonomisine etkileri konusunda önemli değerlendirmelerde bulundu

Ekonomi Ankara’ya konuşan Zafer Yıldırım, Ankara iş dünyasında profesyonel iş yapma kültürünün ve yüksek iş ahlakının olduğuna vurgu yaptı. Ankara’nın sadece bürokrasi kenti olmadığını, sanayisiyle, alternatif turizm tesisleriyle, eğitim alanlarıyla, tarımıyla, teknolojik yatırımları ve nitelikli gayrimenkul üretimiyle gelişmesine devam ettiğini söyledi. Başkent ekonomisinin yılın her döneminde canlı ve istekli olduğuna dikkati çeken Yıldırım, gayrimenkul sektöründe yaşanabilecek muhtemel gelişmeler konusunda öngörülerini paylaştı

Normalleşme Ankara iş dünyasına nasıl yansıdı?

Kısıtlamaların kaldırılması sonrası yaşanan gelişmelerin ekonomiye olumlu yansıyacağını düşünüyorum. Ekonomide normalleşme ilk adımını attı. Önümüzde 4-5 adım daha var. Gerçek anlamda normalleşmenin ortaya çıkabilmesi için kaybedilen zamanın ve cironun yerine konulması gerekiyor. Yaz mevsiminden dolayı açık hava fırsatları ortaya çıktı. Ankara’daki kafe ve restoranlarda ciddi bir doluluk gözlemlemekteyiz ve bu bizleri sevindirmektedir.

Pandemiyle birlikte sahile kıyısı olan ilçelere göç oldu. Sizce iş insanları tekrar işinin başına döner mi? Ankara’ya dönüş artar mı?

Ankaralılar normalde denize kıyısı olan ilçelerdeki otellere gider ve gelirdi. Pandemiyle birlikte kısıtlamaların da olması, tüketicileri villa satın almaya itti. Bu, tamamen dönemsel bir etkinin yarattığı sonuçtur. Bu etkiler sona erdiğinde insanlar yaşam alışkanlıklarına ve işlerinin başına dönecektir.

Konut üretiminde alışkanlıklar değişir mi? 

Ankara’daki gayrimenkul satışlarını ‘iyi’ olarak gözlemliyorum. Doğru alanlarda, özellikleri olan, tüketicilere alternatif yaşam alanlar sunan, iyi tasarlanmış projeler ürettiğimiz takdirde, sürdürülebilir satış performansını yakalayabiliriz. Bundan sonra üretilecek konut ve ticari ünite projelerinde iç mimari çözümler daha özgün olmalı. Burada önemli olan nokta; üretilen projelerin, gerçek alıcılara doğrudan ulaştırılması için pazarlamayı kısa sürede satışa çeviren değer artırıcı ve kararlı alıcı kitlesi oluşturan PR çalışmalarının yapılmasıdır

Son yaptığımız projede alt tarafı ofis olarak kullanılabilen, havalandırması güzel ofisler oluşturduk. Buradaki amacımız, evlerinde rahat çalışma imkanı olmayan kimi sakinlerimiz, binanın aşağısına inerek, interneti ve çalışma ortamı olan ofisleri kullansınlar istedik ve bu ilgi çekti. Teras katlarda yeşili bol bahçe dubleksleri ürettik. Klasik 3+1 veya 4+1 seçenekler olurken, tüketicilere sunduğumuz ayrıcalıklı yaşam alanları büyük ilgi gördü. Ortak kullanım alanlarının da kişiselleştirilmesini sağladık. Konut ve ticari alan üretiminde yenilikçi yaklaşımların, tüketiciler tarafından her zaman karşılık bulacağına inanıyorum.

Yeni bir avantajlı konut kredisinin çıkacağını öngörüyor musunuz?

Tüketicilerin büyük bir kesiminde, ‘kredi faizleri düşecek, biraz bekleyelim, o zaman konut alırım’ anlayışı hakim. Buradan ertelenmiş bir talebin varlığından söz edebiliriz. Kamu bankaları aracılığıyla konut kredi faizlerinin 0,99’lara çekileceğini öngörmekteyim. Bunun birçok sektöre olumlu anlamda çarpan etkileri olacağını düşünüyorum. Tabi ki bunun Türkiye ekonomisine yükünü de iyi hesaplamak gerekir. Bu, her zaman kullanılabilecek bir araç değildir. Bu gibi kredi avantajlarının tüketiciler açısından 2 veya 3 yılda bir kullandırılmasında inşaat ve gayrimenkul sektörünün canlandırılması açısından faydalar sağlayacaktır.

Sanayi ve tarım sektörü için de avantajlı kredi çıkmalı mı?

Çok uygun olur. Terazinin kefesine koyduğunuz zaman tarım ve sanayi sektörü ağır basabilir. Sanayi alanında üretim olmadığı takdirde, inşaat sektörünün olması mümkün değildir. Tarım sektörü de ihmal edilmemeli. Tarım ve sanayi sektöründe avantajlı kredi, sadece hak eden firmalara verilmeli. Tarımı destekleyen 80’den fazla alt kollar var. Bunun birçoğu aracılık hizmeti veriyor. Sanayi de bazı alt kanallar hariç, gerçekten üreticilere avantajlı kredi desteği verilmeli. Sanayici, kapıyı, parkeyi, malzemeyi üretecek ki, bizde inşaatçılar olarak onlardan satın alıp, sürdürülebilir bir maliyet oluşturalım.

Konut fiyatları düşer mi?

Demire gelen yüzde 100’e yakın zammın yanı sıra diğer inşaat malzemelerine ve hammaddelere yansıyan fiyat artışları göz önüne alındığında, konut fiyatlarının düşmesi mümkün değildir. Konut satışları durma noktasına gelse bile fiyatlarda düşüş kesinlikle söz konusu olmaz

Yerli bir mortgage krizi olabilir mi?

Bölge müdürlerimiz ve bankalardaki yönetim kurulu üyesi olan tanıdıklarımızla sohbetlerimizde şu görüşler ortaya çıktı. İnsanlar yaşayacakları evin kredisini önemsemekte ve ödemelerine sadıklar. Bir aile konut kredisi kullanıyor ve çektikleri kredi sayesinde bir evleri olmuş oluyor. O evlerine başlarını sokuyorlar ve diyorlar ki; ‘biz önce evimizin kredisini ödeyeceğiz’. Dönmeyen krediler daha çok ticari kredilerde yaşanmaktadır. Ticari kredilerde işleriniz planladığınız gibi gitmediği takdirde, bir anda bütün krediyi batırma durumuyla karşı karşıya kalabiliyorsunuz.

Ankara’da konut stoku artacak mı?

2018’de yaşadığımız kur krizinden sonra inşaat maliyetleri artmış ve satışlar düşmüştü. Durum böyle olunca müteahhitler bir anda frene bastı. İnşaat firmaları, ‘biz konut veya ticari ünite üretmeyeceğiz’ dediler. Sebebi; üretsek bile istediğimiz fiyata satamayacağız ve karlılık oluşmayacak. 2019’un sonlarında rakamlar oturmaya başlayınca müteahhitler ‘bu rakamlarla ticaretimizi başlatabiliriz’ dediler. İleri görüşlü inşaat firmaları hızlıca proje üretmeye başladı ve piyasanın canlanacağı döneme yetiştiler. Konut kredi faiz oranlarında bir kampanya gerçekleşmezse, konut üretiminin hızlı devam etme koşulları zedelenmiş olur. İşte o zaman inşaat ve gayrimenkul sektöründe bir ‘bekleme’ dönemi olabilir.

Ankara’nın yapı stoku her geçen yıl yenileniyor. Yenilenmesi gereken küçük çapta bölgeler var. Ankaralılar olarak, en güzel modern yapıları, en güzel yolları, en güzel parkları ve yeşil alanları hak ediyoruz.

Plazalara dönüş başlar mı?

Kendi ürettiğimiz Konya yolundaki Yıldırım Kule’den örnek verebilirim. Kiralama ve insanların ofisleri kullanım düzeyleriyle ilgili son 2 ay öncesine göre yüzde 35’e varan oranlarda kullanımın artışını gördük. Normalde kiralama hızımız yüzde 10-15’lerde seyrederken, bir de ofisi olup kullanmayı tercih etmeyen bir kitle vardı. Bu kişiler ofislerine döndü ve şu anda ofisten çalışma ihtiyacının olduğunu gözlemlemekteyiz. A Plus plazalarda gerekli doluluk şu an zaten var. Ankara’da nitelikli üretilen iş kuleleri, yatırımcılarını ve kiracılarını mahcup etmedi

Ankara’daki AVM’ler neler bekliyor?

Ankara’daki AVM’lerde büyük bir doluluk gördüm ve bu bizleri çok mutlu etti. Umarız kesintiye uğramadan bu canlılık devam eder. Burada önemli olan şu; ihtiyaç fazlası AVM yapıldığı zaman diğer AVM’lerin müşteri potansiyelini etkileyebiliyor. Şu anki rakamlar Ankara’da bir AVM fazlalığı var demiyor. Ancak, merkezi alanlarda yan yana inşa edilmiş 4 tane AVM’lerin olduğu yerler var. Bir plan dahilinde ve konularına göre AVM olmalı ve ruhsatlandırma buna göre yapılmalı. Bölgesel olarak şu anda sadece Gölbaşı’nın nitelikli bir AVM’ye ihtiyacı var.

Ankara iş dünyasının neye ihtiyacı var?

Ankaralı firmalar çok gelişti ve kendilerini sürekli güncelliyorlar. İş insanları ve üreten şirketler seslerini duyurmalı ve kendilerini göstermeli. Ankaralı şirketler önce kendi kapsamı alanındakilere sesini duyuracak ve diyecek ki; ‘ben çalışkan ve üreten bir kentim. Bu nedenle, bana hak ettiğim değeri verin’ demeli. Bir diğer önemli nokta ise Ankara’nın gerçek anlamda teknoloji yatırımlarıyla bir teknoloji üssü imkanı olmasıdır. Ankara, Türkiye’de teknolojinin başkenti olmaya hazır bir kenttir.

Ankaralı iş insanları, her şeyin en güzelini ve en iyisini yapmaya alışmış bir kenttir. Ankaralılar çalışmayı çok seviyor. Biz Ankaralılar olarak, nizami dürüst ve prensipli çalışırız. Ankaralı iş insanları vakitlerini boş yere harcamaz. Ticari hacime bakıldığı zaman Ankara bir ‘iş kenti’dir.

 

ankara ekonomi gayrimenkul emlak inşaat ankara emlak ankara gayrimenkul tugiad ankara tugi̇ad ankara başkanı zafer yıldırım tugiad ankara şubesi ankara ekonomisi ankara iş dünyası