ATO'da Ankara ekonomisinin daha da gelişmesi için öneriler sıralandı

TAKİP ET

Ankara Ticaret Odası Başkanı Gürsel Baran, Ankara Milletvekili adayı olan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ı konuk ederek, Ankara ekonomisini, sorunları ve gelişim alanlarını ele aldı. Baran, 'Ankara üstü örtülü bir hazine. Bu örtüyü hep birlikte kaldırmamız gerekiyor' dedi

2021 yılı verilerine göre Türkiye Gayri Safi Yurt İçi Hasılası’nın yüzde 9,3’ü olan 667 milyar TL’nin Ankara’da üretildiğini bildiren Baran, Başkent’te kişi başına milli gelirin Türkiye ortalamasının üzerinde olduğunu kaydetti. Kent ekonomisinin yüzde 1,4’ünün tarım, yüzde 32,4’ünün madencilik ve sanayi, yüzde 66,2’sinin de hizmet sektörlerinden oluştuğunu aktaran Baran, Ankara’da biri yapım aşamasında 13 Organize Sanayi Bölgesi, 10 Sanayi Sitesi, 2’si yapım aşamasında 11 Teknoloji Geliştirme Merkezi, 140 Ar-Ge Merkezi ile 37 de Tasarım Merkezi’nin bulunduğunu söyledi.

Savunma sanayiinin yüzde 60’ı Ankara’da

Ankara’nın Savunma ve Havacılık Sanayi, Medikal Sanayi, Yenilenebilir Enerji, İş ve İnşaat makineleri kümelenmeleriyle uluslararası rekabet gücü yüksek bir şehir olduğunu belirten Baran, “Türkiye’deki savunma sanayi işletmelerinin yüzde 60’ı Ankara’da. Sektörün cirosunun yüzde 61’i de Ankara’da üretiliyor. ASELSAN, ROKETSAN, HAVELSAN, TUSAŞ, Türk savunma sanayisinin baş aktörleri arasında yer alıyor ve merkezleri Ankara. Bu firmaların tedarik zincirlerinde yer alan pek çok KOBİ de savunma sanayine ciddi katkılar yapıyor. Başkent’te üretilen savunma sanayii sistemleri birçok ülkeye ihraç ediliyor” dedi.

Başkent’in medikal sanayi alanında üretim ve ihracattaki başarılarından bahseden Baran, “2022 verilerine göre dış ticaret hacmi, 11,5 milyar doları ihracat olmak üzere 26,8 milyar dolar civarında olan Ankara, iller arasında ithalatta ikinci, ihracatta beşinci sırada. 200’e yakın ülke ve coğrafi bölgeye ihracat yapan Ankara’nın ihracat listesinde ABD, Almanya, Çin, Irak, Rusya Federasyonu ve İtalya ilk sıralarda yer alıyor” diye konuştu.

Ankara’nın e-ticarette de öncü şehir durumunda olduğunu bildiren Baran, pandemi öncesinde şehirde e-ticaret yapan işletme sayısı 6 bin civarında iken bu sayının 2022 yılı sonu itibariyle 44 bini aştığını dile getirdi.

Ankara’nın coğrafi işaretli ürünleri hakkında bilgi veren Baran, “Ankara yerel ürünler açısından da verimli bir şehir. Başkent’in toplam 38 adet coğrafi işaretli ürünü bulunuyor. Bunlardan, “Ankara Döneri”, “Ankara Simidi”, “Ankara Tavası”, “Ankara Erkeç Pastırması”, “Ankara Tiftiği”, “Çamlıdere Höşmerim Tatlısı” ve “Ankara Andezit Taşı” olmak üzere 7’sinin tescil işlemleri Ankara Ticaret Odamız tarafından gerçekleştirildi. Şehrimizin 10 ayrı ürünü için de tescil başvurusu mevcut. Bunlardan yine “Ankara Balı” ve “Ankara Aspir Bitkisi” için de başvuru Ankara Ticaret Odamız tarafından yapıldı” dedi.

Ankara’nın 23 devlet, 11 eğitim ve araştırma ve 37 özel hastanesi ile sağlık turizmi için uygun altyapıya ve dünya ile rekabet edebilecek donanıma sahip olduğunun altını çizen Baran, “Türkiye’nin Başkenti ve Anadolu’nun kalbi olan Ankara sağlık turizmi alanında önemli potansiyele sahip ve gelişmeye uygun bir şehir. Bu açıdan Türkiye’nin ilk beş şehri arasında yer alıyor. 2019 yılında 102 bin olan yabancı hasta sayısı, 2021 yılında 243 bine yükseldi. 307 milyon dolar olan gelir de 729 milyon dolara çıktı. Hastanelerimizde, robotik cerrahi, radyolojik cihaz parkı, nükleer tıp ve onkolojik tıp olmak üzere tüm ileri teknolojik imkânlar mevcut. Ankara’nın sağlık turizminde önemli bir avantajı daha var. Şehrimizde çok kaliteli sağlık hizmetini, güçlü altyapı ve nitelikli insan kaynağından uygun koşullarla almak mümkün” diye konuştu. Baran, Ayaş, Beypazarı, Haymana ve Kızılcahamam gibi ilçeleriyle Başkent’in termal sağlık turizmi için uygun bir şehir olduğunu dile getirdi. Baran, ATO olarak Ticaret Bakanlığı’nın desteğiyle sağlık turizmi alanında Hizmet Sektörünün Rekabet Gücünün Artırılması projesine başladıklarını, üç yıl süren projenin ardından Ankara’nın sağlık turizmi gelirinin yıllık bir milyar dolara ulaşmasını hedeflediklerini söyledi. Baran, Ankara’nın kongre turizminde de gelişebileceğini ifade etti.

Başkent’in 21 üniversitesinde eğitim gören 326 bin öğrencisiyle bir üniversiteler şehri olduğunu da kaydeden Baran, “Ankara üstü örtülü bir hazine. Bu örtüyü hep birlikte kaldırmamız gerekiyor. Ankara’yı turizm için cazibe merkezi haline getirebiliriz” dedi.

Baran, Ankara’nın gelişebilecek alanlarına ilişkinde şu önerilerde bulundu:

“-14 bin yabancı öğrencinin eğitim gördüğü Ankara, nitelikli üniversiteleriyle dünya çapında bir eğitim şehri olarak tanıtılabilir.

-Deniz turizmi için gelen ziyaretçi ortalama 700-800 dolar harcarken sağlık turizmi için gelen ziyaretçinin harcadığı para, yaptığı işlemlere bağlı olarak 6 ila 10 bin doları buluyor. Hastane ve termal kaynaklarını doğru değerlendirerek ve doğru çalışmalarla Başkent Ankara bir sağlık turizmi markası haline getirilebilir.

-Ankara’nın ilçeleriyle birlikte sağlık turizm kapasitesini ekonomiye kazandırmak açısından tüm ilçelere tren hattı döşenerek seferler konulması doğru bir yaklaşım olacaktır.

-Etlik ve Bilkent’te kurulan şehir hastaneleri şehrin batısına hizmet veriyor. Uzak semtlerden bu hastanelere ulaşım hele de acil durumlarda çok güç oluyor. Bu nedenle şehrin doğu bölümüne de yeni bir hastane kompleksi inşası gerekiyor.

-Coğrafi işaretli ürünlerin ticarileştirilmesine yönelik çalışmalar artırılarak, Başkentin yerel değerleri ekonomiye kazandırılabilir.

-Şu anda Esenboğa’da aralarında Anadolu Jet’in de yer aldığı 16 havayolu şirketi 32 destinasyona uçuş gerçekleştiriyor. Türkiye’nin Başkent’i Ankara için bu sayı yeterli değil. Başkent, Anadolu’nun tam ortasında, onlarca ülkeye yarım günlük uçuşlarla ulaşılabilecek mesafede yer alıyor. Direkt uçuşlar, hızlı tren ve kent merkezindeki ulaşım altyapısı Ankara’yı bir turizm kavşağı haline getirilebilir. Yurtdışına uçuşlar hem ihracatımızın artması hem de Ankara’nın kongre ve fuar, termal ve sağlık turizmi alanlarında gelişmesi açısından çok önemli.

-Kongre ve fuar turizminin ekonomimize kazandıracaklarını biliyor, bu nedenle, Akyurt’ta “Ankara Uluslararası Kongre ve Fuar Merkezi”ni yaptırıyoruz.  Bu merkezin bir an önce tamamlanması şehrin ekonomik gelişimi açısından önemlidir.

-Hem yurtdışı uçuşlar hem de fuar merkezi açısından Kızılay’dan Esenboğa’ya metro yapımı büyük önem taşıyor. Dünyanın bütün gelişmiş ülkelerinin Başkent’lerinde havalimanına metro bağlantısı mevcut. 20 milyon yolcu kapasiteli Esenboğa’ya da metro yapılması, şehrin faydasına olacaktır. Havalimanına yapılacak metro, ATO olarak Akyurt’ta yapımına başladığımız fuar alanına yapılacak bağlantıyla, bu alanda faaliyetlerin amacına ulaşmasına katkı sağlayacaktır.

-Ankara’ya yayalaştırılmış alanlar kazandırılması ve Kızılay’a 24 saat yaşayan şehir konseptiyle yaklaşılması şehrin gelişimi için önemlidir.

-Fuar alanının yakınına e-ticaret şirketleri için lojistik merkezi kurulmasının Ankara’yı güçlendireceğine inanıyoruz.

-Ankara’nın kongre, termal ve sağlık turizmi alanlarında gelişmesi için, gelen turistlerin boş vakitlerini geçirebileceği faaliyetler de önem taşıyor.

-19 Mayıs Stadyumu’nun yerine başlatılan yeni proje önemli bir ihtiyacı karşılayacaktır. Stadın tamamlanmasıyla uzun yıllardır oynanmayan A Milli Futbol Takımı resmi maçları Ankara’da oynanabilir.

-Türkiye Cumhuriyeti’nin Başkenti Ankara’yı bürokrasinin, sanayinin yanı sıra kültür, turizm ve sanat şehri haline de getirmemiz geriyor. Bu sorumluluğu hepimizin üstlenmesi şart”

ankara ekonomi ankara ekonomisinin gelişimi ankara ticaret odası