Sanayici kur ve faizin altında ezdirilmemeli

TAKİP ET

Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir Ankara Genç İşadamları Derneği'nin yönetim kurulu toplantısına katılarak gündemi konulara ilişkin görüşlerini paylaştı

Türkiye'nin hedeflerine ulaşabilmesi için nitelikli bir üretim yapısını oluşturması gerektiğini belirten ASO Başkanı Nurettin Özdebir "Ülkeye giren dövizle çıkan döviz arasındaki negatif farkı sıfırlamamız bunu pozitife çevirmemiz lazım. Onu çeviremediğimiz taktirde başkalarının eline her zaman muhtaç olduğumuz için her türlü manipilasyona açık hale geliyoruz.   Bunun sonucunu da kurlarda faizlerde görüyoruz. Ancak unutmamamız gereken bir şe var ki, bu cari açığı aslında 84 milyon Türkiye vatandaşının tek tek tercihleri oluşturuyor. En büyük dövizi bireyler olarak bizler harcıyoruz ve hak etmediğimiz bir lüksü yaşıyoruz. Bu anlamda herkesin harcamalarını yaparken yerli ve milli ürünleri kullanması son derece önemli" dedi.

Artan girdi maliyetlerinin üretici enflasyonu üzerinde etkilerinden dolayı ÜFE ile TÜFE arasındaki makasın giderek açılmasının üreticinin üzerinde baskı oluşturduğunu dile getiren Özdebir, "Üretici fiyatlarındaki enflasyonun teorik olarak birbirine yakın hatta eşit olması gerekmektedir. Bu baskı nedeni ile üreticiler üstlenmiş oldukları yükü aşağı tarafa aktaramamışlar. ÜFE %45.52, TÜFE %19.25 ben ona stoktaki enflasyon diyorum.  Bu stoktaki enflasyon eğer sanayinin ilerideki fiyatlarında bir gerileme olmazsa tüketiciye eninde sonunda aktarılmak zorunda olan bir enflasyon. Tüketicilerin enflasyonu konusunda nasıl siyasiler hassas ise üreticinin enflasyonu içinde hassas olurlarsa tüketici enflasyonu da otomatik olarak düşer. Bu konunun en az tüketici fiyatlarındaki enflasyon kadar,denetim mekanizmamızın da incelemesinde takip edilmesinde önem var. Fırsat bu fırsat deyip manipüle eden fırsatçılarında olduğunun haberlerini alıyoruz" dedi.

KDV sisteminin üreticiyi cezalandıracak şekilde adeta "üretmeme vergisi" şeklinde düzenlendiğini belirten Özdebir, "Araştırma yaptık. Dünyada KDV'yi bizim gibi uygulayan bir ülke daha var o da Çin. Ama Çin'in ekonomisi bizden çok farklı. KDV ödemez ise bile başka yerlerden sübvanse ediyor. Ancak benim kaynaklarım %45 enflasyonla yani negatif %45 faizle paraları orada bekletiyor. Başka ülkelerde imalatçının-üreticinin sırtında kalan KDV bazılarında bir ay, bazılarında üç ay ama en fazla bir yıl içerisinde nakit olarak ödeniyor. Bizim de böyle bir sistemi geliştirmemiz lazım veya bunun yerine çarpan etkisi ile daha fazla katma değer oluşturabileceğini düşündüğüm önerimiz olan maliye parası dediğimiz uygulanmanın da büyük faydası olacağına inanıyorum" dedi