Ostim Sanayici ve İşinsanları Derneği Başkanı Süleyman Ekinci, pandemide Türkiye’nin transit ülke olduğunu, lojistik üstünlüğü nedeniyle Avrupa’nın Uzakdoğu’da yaptırdığı pek çok üretimin Türkiye’ye kaydırıldığını söyledi.
Ekinci, küresel salgında Avrupa’nın tam kapanmaya geçmesinden dolayı işletmelerin haftalarca üretim yapamadığını veya verimsiz çalıştıklarını söyledi. Gemilerin günlerce limanlarda beklemesi ve konteyner bulunamaması nedeniyle hammadde temininde büyük zorluklar yaşandığını, bunun da fiyatları ve dolayısıyla maliyetleri yükselttiğini ifade eden Ekinci, demir, bakır, çinko, cam elyaf, kumaş, sünger gibi ürünlerde yüzde 200’lere varan artışlar yaşandığını, demir cevherinin tonunun 80-90 dolardan 200 dolara, hurdanın ton fiyatının da 250-300 dolardan 500 dolara kadar çıktığını anımsattı. OSİAD Başkanı Süleyman Ekinci, bu fiyatlara rağmen, Türkiye'deki cevher, demir, çimento, hububat, et süt fiyatlarının dünya ortalamasının altında seyrettiğini ve bunun Türkiye’de bir ilk olduğuna dikkat çekti. Bu süreçte Türkiye'nin jeostratejik üstünlüğünün anlaşıldığını, Türkiye’nin transit ülke olduğunu, 3.5 saatlik uçuş mesafesi ile 75 ülkeye ulaşılabildiğini dile getiren Ekinci, pandemide Türkiye Hava Yolları’nın, çok başarılı bir işe imza atarak, uçaklarını kargo uçağına dönüştürerek kargo taşımacılığında dünyada ilk beş sıraya yerleştiğini belirtti.
Ekinci, “Makine, teçhizat, beyaz eşya, yan sanayi, mobilya, tekstil, ambalaj sektöründe üretim merkezleri değişiyor. Avrupa’nın Uzakdoğu’ya yaptırdığı birçok imalat şu anda Türkiye’de fason olarak üretilmeye başlandı. Çünkü hem işçilik maliyetleri düşük hem de Türkiye lojistik bakımından avantajlar sunuyor. Türkiye açısından iyi bir gelişme olarak değerlendireceğimiz bu durumun kalıcı hale getirilmesi önemli” dedi.
Ekinci, küresel salgında Avrupa’nın tam kapanmaya geçmesinden dolayı işletmelerin haftalarca üretim yapamadığını veya verimsiz çalıştıklarını söyledi. Gemilerin günlerce limanlarda beklemesi ve konteyner bulunamaması nedeniyle hammadde temininde büyük zorluklar yaşandığını, bunun da fiyatları ve dolayısıyla maliyetleri yükselttiğini ifade eden Ekinci, demir, bakır, çinko, cam elyaf, kumaş, sünger gibi ürünlerde yüzde 200’lere varan artışlar yaşandığını, demir cevherinin tonunun 80-90 dolardan 200 dolara, hurdanın ton fiyatının da 250-300 dolardan 500 dolara kadar çıktığını anımsattı. OSİAD Başkanı Süleyman Ekinci, bu fiyatlara rağmen, Türkiye'deki cevher, demir, çimento, hububat, et süt fiyatlarının dünya ortalamasının altında seyrettiğini ve bunun Türkiye’de bir ilk olduğuna dikkat çekti. Bu süreçte Türkiye'nin jeostratejik üstünlüğünün anlaşıldığını, Türkiye’nin transit ülke olduğunu, 3.5 saatlik uçuş mesafesi ile 75 ülkeye ulaşılabildiğini dile getiren Ekinci, pandemide Türkiye Hava Yolları’nın, çok başarılı bir işe imza atarak, uçaklarını kargo uçağına dönüştürerek kargo taşımacılığında dünyada ilk beş sıraya yerleştiğini belirtti.
Ekinci, “Makine, teçhizat, beyaz eşya, yan sanayi, mobilya, tekstil, ambalaj sektöründe üretim merkezleri değişiyor. Avrupa’nın Uzakdoğu’ya yaptırdığı birçok imalat şu anda Türkiye’de fason olarak üretilmeye başlandı. Çünkü hem işçilik maliyetleri düşük hem de Türkiye lojistik bakımından avantajlar sunuyor. Türkiye açısından iyi bir gelişme olarak değerlendireceğimiz bu durumun kalıcı hale getirilmesi önemli” dedi.
