Noktalama işaretlerinin icadı sayesinde 10. yüzyıldan itibaren sessiz okuma uygulaması yaygınlaştı. Modern okumanın sessiz ve yalnız bir faaliyet olduğu benimsendi.Yazar Murat Tunalı, “Bugün aslında hepimiz yanlış okuyoruz! Çünkü kitap yüksek sesle okunur! Bilimsel araştırmalar da yüksek sesle okumanın daha yararlı olduğu sonucuna vardı” diyor.Anlayarak hızlı okuma seminerleriyle tanınan yazar Murat Tunalı, yüksek sesle okumanın sıra dışı faydaları hakkında önemli bilgiler verdi:Kendini duymak hafıza için faydalı“Yüksek sesle okuma, sessizce okumaktan daha yararlı bir bilişsel süreçtir. Bilimsel çalışmalar, bir insanın; başka birinin yüksek sesle okumasını duyması değil kendi kendine yüksek sesle okumasının daha üstün bir hafızaya sahip olacağını söylüyor. Kanada'daki Waterloo Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde hafıza ve okuma üzerine yapılan araştırmada bu durum kanıtlanmıştır.Kanada’nın Toronto şehrindeki Rotman Araştırma Enstitüsü Psikoloji Bölümü’nde yapılan araştırmada; bir kelime listesini inceleyen öğrenciler, hemen ardından yüksek sesle okudukları kelimelerin yüzde 90'ını hatırlarken, sessizce okuduklarının yüzde 71'ini hatırlayabildiler.Yetişkinlerde ve çocuklarda ağrıya iyi geliyorYüksek sesle okumanın sağlık açısından faydaları o kadar derindir ki, İngiltere'deki bazı doktorlar artık kronik ağrı çeken hastalarını yüksek sesle okuma gruplarına yönlendiriyor.Kelimelerin size yüksek sesle okunmasının, özellikle çocuklar için, benzersiz avantajları vardır. Brezilya’nın São Paulo şehrindeki ABC Federal Üniversitesi’nde yapılan araştırma; hikaye anlatmanın, hastanede yatan çocukların oksitosin seviyelerini artırırken kortizol ve ağrıyı azalttığını göstermiştir. Anne ve babalar okumayı yeni öğrenen ve geliştiren çocuklar için karşılıklı sesli okuma yapıp, kaydedip, dinletirlerse çocukların hem dil gelişimi hem okuma performansı artar.Ruh için şifa evi: kütüphaneBu arada, Milattan Önce ikinci binyılda Firavun II. Ramses'in kütüphanesinin kapılarının üzerinde “ruh için şifa evi” yazıyordu. Okumanın şifa olduğunu anlatan yazıt, Batı’da ancak 15. yüzyılda önemi bilim insanları üzerinde etki yaratmaya başladı. Bilim, çok sonraları okumanın sağlıklı bir aktivite olduğunu keşfetti.
