• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • YATIRIM
  • GÜNCEL
  • ANALİZ
  • GAYRİMENKUL
  • SANAYİ
  • TEKNOLOJİ
  • ENERJİ
  • TARIM TURİZM
  • Ara
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Haberler
  2. ENERJİ
  3. Barışçıl bir dünya için orman ve su varlıklarına ihtiyacımız var
ENERJİ
Yayınlanma: 22 Mart 2024 - 22:43
Reklam

Barışçıl bir dünya için orman ve su varlıklarına ihtiyacımız var

TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, ormansızlaşma nedeniyle dünyada her yıl 10 milyon hektar orman alanının kaybedildiğine ve 2,2 milyar kişinin, kaliteli ve yeterli içme suyuna erişemediğine dikkat çekti.

ENERJİ
22 Mart 2024 - 22:43
Yorumlar
TAKİP ETTAKİP ET
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
Barışçıl bir dünya için orman ve su varlıklarına ihtiyacımız var
Birleşmiş Milletler bu yıl, Dünya Ormancılık Günü ve Orman Haftası’nın temasını “Ormanlar ve İnovasyon: Daha İyi Bir Dünya İçin Yeni Çözümler” olarak belirledi. Bu temayla ormanlar ve inovasyon ilişkisi değerlendirilerek günümüz çevre problemlerinin çözümünde önemli bir yere sahip olan yenilikçi teknolojilerin ormanların korunmasında ve sürdürülebilirliğindeki rolüne vurgu yapılıyor.

Dünyada her yıl ortalama 10 milyon hektar orman alanı yok oluyor

Ormanların; erozyonu önleme, su üretimi, iklimi düzenleme ve havayı temizleme gibi birçok ekosistem hizmeti sunduğunu belirten TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, “Ormanlar aynı zamanda; iklim krizinin etkilerinin azaltılmasında, biyolojik çeşitlilik ve su varlıklarının korunmasında kritik bir öneme sahip. Ancak ormansızlaşma nedeniyle dünyada her yıl ortalama 10 milyon hektar orman alanı kaybediliyor ve orman yangınları sebebiyle yaklaşık 70 milyon hektar alan olumsuz etkileniyor. Karasal biyolojik çeşitliliğin %80'ine ev sahipliği yapan ormanlar ayrıca erişilebilir suyun da %70'ini sağlıyor. Ormansızlaşmayı azaltmak ve ormanların tahribatlarını önlemek için yeni yaklaşımlara ve teknolojilere ihtiyaç var. Drone (hava çekimi), uydu teknolojisi, uzaktan algılama ve yapay zekâ uygulamaları gibi yeniliklerin yanında orman yangınlarına karşı kullanılabilecek erken uyarı sistemleri; ormanları koruma, izleme ve sürdürülebilir orman yönetimi konularında önemli bir role sahip" dedi.

Madencilik izinleri ormanların ve su varlıklarının geleceğini tehdit ediyor

Ülkemizdeki ormanların ve su varlıklarının geleceği için koruma politikalarının öneminin altını çizen Ataç, “Türkiye, orman varlığını artıran ender ülkelerden biri olmasına rağmen, orman mevzuatında maden, enerji ve turizm gibi sektörlere kullanım alanı için verilen izinler ormanlarımızı tehdit ediyor. 2012-2022 yılları arasında verilen izinler 400 bin hektarı (533 bin futbol sahası) aşarken, sadece maden izni verilen alanların büyüklüğü 110 bin hektara (146 bin futbol sahası) ulaşmıştır. Vakfımızın 29 ilde yaptığı haritalandırma çalışmalarına göre; bu illerin toplam yüzölçümünün %67'si madenlere ruhsatlı iken %65’i ise orman alanıdır. İklim, biyolojik çeşitlilik ve su varlıkları için hayati öneme sahip olan ormanları koruyan politikaların hayata geçirilmesi gerektiği tartışmasızdır. Ayrıca madencilik faaliyetleri, yer altı ve yüzey sularını da kirleten, suya ağır metaller ve radyoaktif maddeler karışmasına yol açan ciddi bir tehdittir. Bir yandan iklim krizi su varlıklarımızın azalmasına neden olurken diğer yandan mevcut temiz su varlıklarının madencilik faaliyetleri nedeniyle zarar görmesi ve yok olması, tüm canlıların en temel yaşam kaynağını kaybetmesi anlamına gelmektedir” şeklinde konuştu.

2,2 milyar kişi güvenli içme suyundan mahrum

Bu yıl Dünya Su Günü’nün teması ise “Barış için Su” olarak belirlendi. Bu tema ile suya erişimde kimsenin geride bırakılmaması, suyun kullanım ve yönetiminde herkesin ihtiyaçlarının gözetilmesi ve suyun daha barışçıl bir dünya için önemli bir aktör olarak  değerlendirilmesine vurgu yapılıyor.

Suyun, üzerinde rekabet edilecek bir kaynak değil, aksine tüm canlıların   yaşam hakkı olan doğal bir varlık olduğunu vurgulayan Ataç, “Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin (IPCC) 2022 yılında yayınladığı bir rapora göre  dünya nüfusunun yaklaşık yarısı, yılın bir bölümünde ciddi bir su kıtlığı yaşıyor. Aynı zamanda Dünya Sağlık Örgütü ve Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu’nun 2023 yılında açıkladığı verilere göre hiçbir arıtma işleminden geçmeyen yüzey sularını içen 115 milyon kişi de dahil olmak üzere 2,2 milyar kişi hâlâ kaliteli ve yeterli içme suyuna ulaşamıyor” ifadelerini kullandı.

 Türkiye'nin su potansiyelinde 2030 yılına kadar %20 azalma bekleniyor

Türkiye'nin üç tarafının denizlerle çevrili olmasına rağmen, karasal su varlıkları açısından zengin bir ülke olmadığına dikkat çeken Deniz Ataç “Ülkemizde kişi başına düşen yıllık yenilenebilir su potansiyeli sadece 1.313 m³, bu oran ülkemizi su stresi yaşayan ülkeler arasına sokuyor. İklim değişikliğinden dolayı artan sıcaklıklar, buharlaşma, kuraklık ve artan nüfusla birlikte, 2030 yılına kadar su potansiyelinde %20 azalma ve kişi başına düşen su miktarının ise 1.000 m³'ün altına düşmesi bekleniyor. Bu sebeple azalan su varlıklarımızı korumak için hemen harekete geçilmesi gerekiyor. Mevcut su varlıkları; madencilik faaliyetlerinden korunmalı, yoğun su kullanımı olan endüstriyel tesislerde su tasarrufu yapılmalı, su iletim hatlarında kayıp ve kaçak kontrolleri yapılmalı, tarımda verimli sulama sistemlerine geçilmeli ve yeşil alanlarda su ihtiyacı az olan bitkiler tercih edilmelidir.  Bireysel olarak da suyu israf etmemek ve ihtiyaç doğrultusunda kullanarak gereksiz su kullanımını azaltmak ve toplumu bu konuda bilinçlendirmek de büyük önem taşıyor” dedi.

Su, barış için bir araç olabilir

Günümüzde, su varlıklarının korunması için ulusal ve uluslararası iş birliklerinin zorunlu hale geldiğini belirten Ataç, “Çevresel sürdürülebilirlik ve doğal hayat, gıda güvencesi ve ekonomik üretim, kamu sağlığı ve refahı gibi tüm hedefler, iyi işleyen ve adil bir şekilde yönetilen bir su döngüsüne bağlı. Ancak su kıtlığı, kirliliği ya da suya erişimde eşitsizlik söz konusu olduğunda topluluklar ve ülkeler arasında gerilim artabilir. Bu nedenle ülkeler; iklim değişikliğiyle mücadele, küresel göç politikası ve açlığı yönetirken, ulusal ve uluslararası su iş birliklerini barış planlarının merkezine almalılar. Topluluklar ve ülkeler bu konuda iş birliği sağladığında su,  barış için bir araç olabilir” diye konuştu.

Reklam
  • YORUMLAR
  • FACEBOOK
adlı kullanıcıya cevap x
ANASAYFAYA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ
İlginizi Çekebilir
Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi: Su sorunu geçici bir kriz değil
Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi: Su sorunu geçici bir kriz değil
ÇED sürecinde yeni kriterler... Enerji ve madencilik projelerine yeni kurallar
ÇED sürecinde yeni kriterler... Enerji ve madencilik projelerine yeni kurallar
Ankara için acil kuraklık alarmı verildi
Ankara için acil kuraklık alarmı verildi
Türkiye yenilenebilir enerjide büyük adım attı... Rüzgar ve güneş yüzde 30’u aştı
Türkiye yenilenebilir enerjide büyük adım attı... Rüzgar ve güneş yüzde 30’u aştı
Son Haberler
Ankara'da yaşama maliyeti 85 bin TL'yi aştı
Ankara'da yaşama maliyeti 85 bin TL'yi aştı
Dijital dünyada çocuklarınızı yalnız bırakmayın
Dijital dünyada çocuklarınızı yalnız bırakmayın
Aile şirketlerinde sürdürülebilirlik ve aile anayasası ele alındı
Aile şirketlerinde sürdürülebilirlik ve aile anayasası ele alındı
Satılık konut talep endeksi yüzde 11,3 geriledi
Satılık konut talep endeksi yüzde 11,3 geriledi
Çocuklar yaz tatilini ekran başında geçirmemeli
Çocuklar yaz tatilini ekran başında geçirmemeli
Otomobil piyasasında fiyatlar gerilemeye devam ediyor
Otomobil piyasasında fiyatlar gerilemeye devam ediyor

Ana Sayfa
YATIRIM
GÜNCEL
ANALİZ
GAYRİMENKUL
SANAYİ
TEKNOLOJİ
ENERJİ
TARIM
TURİZM
Video Galeri
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
  • ANALİZ
  • ENERJİ
  • GAYRİMENKUL
  • GÜNCEL
  • SANAYİ
  • TARIM
  • TEKNOLOJİ
  • TURİZM
  • YATIRIM
  • Video Galeri
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Arşiv

  • Rss
  • Sitene Ekle
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.

Yazılım: Tumeva Bilişim